Sitem hakkinda

Bu sitede diger sitelerden sectigim yada gazetelerden buldugum ve sizlerle paylasmak istedigim yazi,siir,resim vs seyleri bulacaksiniz.Umarim begenirsiniz.

Okuduklarim


Barış Pehlivan, Barış Terkoğlu
SS Süleyman Soylu

Dinlediklerim

Sabahat Akkiraz | Bergüzar
Bergüzar

Seyrettigim filmler

MISAFIR DEFTERI

Siir odasi

Sonntag, 24. April 2005

Tahir'le Zühre Meselesi...

Tahir olmak da ayıp değil Zühre olmak da
hattâ sevda yüzünden ölmek de ayıp değil,
bütün iş Tahirle Zühre olabilmekte
yani yürekte.

Meselâ bir barikatta dövüşerek
meselâ kuzey kutbunu keşfe giderken
meselâ denerken damarlarında bir serumu
ölmek ayıp olur mu?

Tahir olmak da ayıp değil Zühre olmak da
hattâ sevda yüzünden ölmek de ayıp değil.

Seversin dünyayı doludizgin
ama o bunun farkında değildir
ayrılmak istemezsin dünyadan
ama o senden ayrılacak
yani sen elmayı seviyorsun diye
elmanın da seni sevmesi şart mı?
Yani Tahiri Zühre sevmeseydi artık
yahut hiç sevmeseydi
Tahir ne kaybederdi Tahirliğinden?

Tahir olmak da ayıp değil Zühre olmak da
hattâ sevda yüzünden ölmek de ayıp değil.

1949
Nazım Hikmet Ran

Samstag, 23. April 2005

Değişik

başka türlü bir şey benim istediğim:
ne ağaca benzer, ne de buluta.
burası gibi değil gideceğim memleket
denizi ayrı deniz,
havası ayrı hava..

bir başka yolculuk dalından düşmek yere
yaşadığından uzun

bir tatlı yolculuk dalından inmek yere
ağacın yüksekliğince
dalın yüksekliğince rüzgarda
ve bir yeni ömür
vardığın çimen yeşilliğince

nerde gördüklerim?
nerde o beklediğim
rengi başka
tadı başka..
.

Can Yücel

Sonntag, 10. April 2005

Şoyle diyor cyrano:

nedir ki buse?
biraz daha yanyana yapılan bir vaattir.
yemindir kanmayana
bir itirafın candan delil bulmasıdır;
sevişmek mastarının gül pembe noktasıdır.
bir sırdır ki söylenir ağza kulak yerine,
bir gönül hazzıdır ki,
hep derinden derine yayılır.
bir visaldir karanfil lezzetinde
dudakların ucundan ruhu tatmaktır biraz...

Rivayet işte...

Fransa'da bir zamanlar hanımların şarap içmesi yasaklanmış. O zamana kadar birbirlerini koklayarak ve bu arada burunlarını birbirne sürterek halleşen çiftler, öpüşmenin tadını almışlar.

Başlangıç olarak ne kadar güzel değil mi ? Kadehten yeni ayrılmış bir dudağın lezzetini hisseden insanoğlu, hanımlara içki yasağı sonradan kaldırılmış olsa bile bu işi bir daha hiç bırakmamış....

Bir Kerkük manisi

Yanağının dört biretrafı
Pembe gül, ala güldür
Öpsem öldürürler
Öpmesem ölürem, hara gidim

Samstag, 9. April 2005

1

Sokak aralarında kayboldu gençliğim
Alanlar aldıklarını yerine koymadı
Sensiz geçen iki gecem
Sensizliğim kadar koymadı
Kimleri yedi bu yürek
Kimleri yedi de
Bir sana doymadı...

Ceyhun YILMAZ

Ben Sana Yanarken

Gözlerine bakarken umurumda değil mevsimler
Gülüşün hep deniz kenarı bana
Sen bir adım attığında göreceksin
Elinde balonlarla bekleyen o adam benim
Aldığım en derin nefessin sen
Dudaklarının dudaklarımdaki işgali hala yüreğimde
Nefes alıyorum ama hala bulamadım seni

'ben sana yanarken şimdi...sen kim bilir nerede
üşüyorsun'


Ceyhun YILMAZ

Donnerstag, 7. April 2005

YARIN KIMSEYE VAAD EDILMEMISTIR

--------------------------------------------------------------------------------

Once evlendigimizde hayatin daha iyi olacagina inandiririz kendimizi.
Evlendikten sonra, bir cocugumuz dogduktan hatta ardindan bir tane daha olduktan sonra hayatin daha iyi olacagina inandiririz kendimizi.

Sonra cocuklar yeterince buyuk olmadiklari icin kizar, onlar buyuyunce daha mutlu olacagimiza inaniriz.
Bundan sonra, ergenlik donemlerinde cocuklarla ugrasmamiz gerektigi icin ofkeleniriz.

Kendimize, cocuklarimiz bu donemden cikinca daha mutlu olacagimizi, yeni bir araba alinca, guzel bir tatile cikinca, emekli olunca, yasantimizin dort dortluk olacagini soyleriz.

Gercek ise su andan daha iyi bir zaman olmadigidir.
Eger simdi degil ise ne zaman?... Hayatiniz her zaman mucadelelerle dolu olacaktir. En iyisi bunu kabul edip her ne olursa olsun mutlu olmaya karar vermektir.

En sevdigim sozlerden biri Alfred D. Souza ya aittir.

Der ki
Uzun zamandan beridir hayatin -gercek hayatin- baslamak uzere oldugu izlenimine kapilmistim.
Fakat her zaman yolumun uzerinde bir engel, oncelikle erisilmesi gereken birsey, bitmemis bir is, hizmet edilecek zaman, odenecek bir borc oldu.

Sonra hayat

baslayacakti.Sonunda anladim ki bu engeller benim hayatimdi.
Bu gorus acisi, mutluluga giden bir yol olmadigini gosterdi.
Mutluluk yoldur, oyleyse sahip oldugunuz her anin kiymetini bilin ve mutlulugu, vaktinizi harcayacak kadar ozel biriyle paylastiginiz icin, ona daha fazla deger verin.Unutmayin, zaman hic kimse icin beklemez.


Oyleyse


Okulu bitirene kadar,
100 milyar kazanana kadar,
Cocuklariniz olana kadar,
Cocuklariniz evden ayrilana kadar,

Ise baslayana kadar,
Evlenene kadar,
Cuma gecesine kadar,
Pazar sabahina kadar,

Yeni bir araba, ya da ev alana kadar,
Borclari odeyene kadar,
Ilkbahara kadar,
Yaza kadar,
Sonbahara kadar,
Kisa kadar,

Maas gunune kadar,
Sarkiniz soylenene kadar,
Emekli olana kadar,

Olene kadar.....


MUTLU OLMAK ICIN ICINDE BULUNDUGUNUZ AN DAN
DAHA IYI BIR ZAMAN OLDUGUNA KARAR VERMEK ICIN BEKLEMEKTEN VAZGECIN.

MUTLULUK BIR VARIS DEGIL, BIR YOLCULUKTUR.
PEK COKLARI MUTLULUGU INSANDAN DAHA YUKSEKTE ARARLAR,
BAZILARI DA DAHA ALCAKTA.
OYSA MUTLULUK INSANIN BOYU HIZASINDADIR.


Unutmayin YARIN KIMSEYE VAAD EDILMEMISTIR

*****************

MURATHAN MUNGAN

Dienstag, 5. April 2005

ANLA BE GÜZELİM…

Bir ceylan yüreği beklemekteydim,
Onun için böyle durgunum işte!
Yüzüne söylemek ayıp olmaz mı?
Anla be güzelim vurgunum işte!

Yüreğimi okşar aşkın yalımı,
Bir sevda rüzgarı büker dalımı,
Her gece kaç yokuş bekler yolumu,
Çıktığım her sabah yorgunum işte!

Senin o sihirli gözüne değil,
Ruhumu mest eden yüzüne değil,
Hele alıştığım nazına değil,
Şu deli gönlüme dargınım işte!

Bestami Yazgan

Mittwoch, 30. März 2005

Senden konusuyoruz

Aksam ruzgari
Yesil gözlerinde ucuyor
salkim sögüdün
Yukarida ciril ciplak bir ay
Cok sükür cok sükür
Böyle bir gecede yanliz degilim.
Sarap ,ay ,rüzgar ve salkim sögüt
Senden konusuyoruz

Ergün Yaldiz

Dienstag, 29. März 2005

Kadın

Yosunlar tutmuş kaldırımın kenarı
Artık yeter diyor sana kadın
Yıllar yılı çiğnedin durdun
Beklediğine değdi mi kadın

Sevda rüzgarında kırılmış dalın
Umutların terk etmiş seni kadın
Yarını öylesine gömmüşsün mazine
Veda mektubuydu sanki ilk aşkın

Yeşil elbisene gül takma solar
Bakarsın kara bahtın bir anda dolar
Ela gözlerine kim baksa donar
Üzüntü ellerine çöktü mü kadın

Söz – Müzik: Ali Osman Erbaşı

Mittwoch, 23. März 2005

...

"düsüncemizin katlanmasi mi gerek zalim kaderin yumruklarina, oklarina?

yoksa diretip bela denizlerine "dur, yeter" demesi mi?
ölmek..uyumak sadece..

düsünün ki yalniz uyumakla gecebilir acilari yuregin, cektigi bütün kahirlar insanoglunun..

uyumak?..

ama düs görebilirsin uykuda.. o kötü...

Düsünün ki siyrildigimiz zaman yasamak kaygisindan; ne düsler görebilir insan..

düsünmeli bunu.."

hamlet / shakespeare

Aziz Nesin
Bam teli
Can Dündar
CUMOK
Enver gökce
Enver Karagöz
Fikri Sönmez
Gülten Akin
Karamizah
Laz Kapital
Melih Pekdemir
Nazım Hikmet
Ofli hoca
Oguz Aral
Oguzhan Muftuoglu
Okuma kösesi
... weitere
Profil
Abmelden
Weblog abonnieren