Sitem hakkinda

Bu sitede diger sitelerden sectigim yada gazetelerden buldugum ve sizlerle paylasmak istedigim yazi,siir,resim vs seyleri bulacaksiniz.Umarim begenirsiniz.

Okuduklarim


Barış Pehlivan , Barış Terkoğlu
Metastaz

Dinlediklerim

Seyrettigim filmler

MISAFIR DEFTERI

Siir odasi

Dienstag, 29. August 2006

Sen de korkasın küçüğüm sen

"Sen de korkasın küçüğüm sen/ Her şeyden önce insansın çünkü/ Sevmekten, kaybetmekten ya da ölümden/Görünmez ihanetin o kara yüzü/Doğaldır küçüğüm korku insana/Kabul edilmeli böyledir gerçek/ Ama yiğitsen, sağlam bir inancın varsa/Elindedir bunu belli etmemek/Yiğitlik korkmamak değil küçüğüm/ Korkuyu inançla yenebilmektir/Kolay çözülmeyen bir düğüm/Ve eğilmez bir baş olabilmektir/ Unutma yarınların umudu sende/ Korkuyu yen/ boyun eğme düşmana/Yiğit olmalısın ölürken bile/Çünkü yakışanı budur insana"

Mustafa Özenc

Sonntag, 13. August 2006

Can Yücel'den..

EN uzak mesafe ne Afrika'dır,
Ne Çin,
Ne Hindistan,
Ne seyyareler
Ne de yıldızlar geceleri
Işıldayan..
En uzak mesafe iki kafa arasındaki
Mesafedir
Birbirini Anlamayan.

Samstag, 12. August 2006

Dertliyim efkarlıyım

Dertliyim kederliyim
Her ne desa ağlarum
Gülmedum bu dünyada
Hem söyler aylarum
Gülmedum bu dünyada
Garip garip ağlarum

Üzülme sevduceğum
Ben hep böyle ağlarum
Yazmayile tükenmez
Ha bu benum dertlerum

Gökteki yıldızlari
Sayardum elli elli
Bu dünyadan fayda yok
Öteki da şüpheli

Volkan Konak (Mora albümün den..)

Montag, 26. Juni 2006

Bir soğan soyulurken yaşarıyor da gözler,

Türkiye'nin saygınlığı, başarısı ve gönenci için hizmet veren tüm insanlarımızı saygı ile anarken...



Bir soğan soyulurken yaşarıyor da gözler,
Hazine soyulurken aldırmıyor öküzler,
Hayadan eser yoktur nafile bütün sözler.
Beyhude inat etme, salla hemen başını,
Gerdan kır, belini bük, al gitsin maaşını.

Bir yolsuzluk görünce köpürme, isyan etme,
Bir hak için kendine, dik başlıdır dedirtme,
Doğru yolu dostuna göster ama, sen gitme.
Ne derlerse huuu... diye salla hemen başını,
Dilini tut, uslu dur, al gitsin maaşını.

Unutma bu ocağın adı aşıyaptır,
Sen de bir dolap çevir, apartmanlar yaptır.
Hakikat nene gerek o memnu bir kitaptır.
Sana lazım olan şey, sallayarak başını,
El öpüp, etek öpüp almaktır maaşını.

Bu güvercin eder mi atmacalarla yarış,
Öğrenmeden dünyayı gezdim de karış karış,
Vazgeç hak sevdasından sen de kervana karış,
Ne derlerse huuu diye, salla hemen başını,
Gerdan kır, belini bük, al gitsin maaşını


Abdullah Çağlayan
Yazıldığı yıl 1943

Dienstag, 20. Juni 2006

....

ey
ömrünü
destan gibi yürüyenler
yaşayan kimdir gerçekte
ölen kim
yaşarken bile tükenenler mi
yılgın yılgın düşenler mi
yoksa çekilip tarihin burçlarına
bayrak bayrak ölümsüzleşenler mi


(...??)

Dienstag, 18. April 2006

Seninle olmanın en güzel yanı ne biliyor musun?

Elin elime değmeden avuçlarımı terleten sıcaklığını taa içimde
hissetmek.

Seninle olmanın en kötü yanı ne biliyor musun?
''Seni seviyorum'' sözcüğü dilimin ucunu ısırırken her konuşmamızda boş yere saatlerce havadan sudan söz etmek.

Seninle olmanın en heyecanlı yanı ne biliyor musun?
Aynı şeyleri seninle aynı anda düşünmek birlikte ağlamak gülmek.
Ve buradayken bile seni çılgınca özlemek...

Seninle olmanın en acı yanı ne biliyor musun?
Seni hiç tanımadığım bir sürü insanlarla paylaşmak.
Senin yanında olan, seninle konuşan herkesi çocukça kıskanmak.

Seninle olmanın en mutlu yanı ne biliyor musun?
Tanıdık birileriyle karşılaşma tedirginliği ile yollarda yürümek yan yana...
Elimdeki şemsiyeye inat yağmurda ıslanmak birlikte.
Elimde kır çiçeğiyle seni beklemek...
Aynı mekanlarda aynı yiyecekleri yemek.

Seninle olmanın en romantik yanı ne biliyor musun?
Sensiz gecelerde sana söyleyemediklerimi yıldızlara aya
anlatmak...
Okuduğum kitabın sayfalarında dinlediğim şarkıların türkülerin şiirlerin her mısrasında seni bulmak.

Seninle olmanın en zor yanı ne biliyor musun?
Seni kaybetme korkusuyla hayatta ilk kez tattığım o tarifsiz
duygularımı umut denizinin ortasında küreksiz bir sandala hapsetmek.
Sevgili yerine yıllarca dost kalmayı başarmak.
Yalın ayak yürümek bıçağın en keskin yerinde.
Kanadıkça tuz yerine gözyaşlarımı basmak yüreğime.

Seninle olmanın tek yan etkisi ne biliyor musun?
Nereden bileceksin?
Sen benimle hiç olmadın ki.
Olsaydın avuçlarım terlemezdi...
Isırmazdım dilimin ucunu...
Özlemezdim seni yanımdayken...
Kıskanmazdım.
Korkmazdım yollarda yürümekten.
Islanmazdım yağmurlarda...
Yıldızlara aya dert yanmaz,
böyle her şarkıda serhoş olmazdım.
Korkmazdım seni kaybetmekten
ayaklarım kan revan atlardım sandaldan denize...
Ve her kulaçta
haykırırdım seni..
Ama sen hiç benimle olmadın ki...
YA AKLIN BAŞKA YERLERDEYDİ YA YÜREĞİN...

CAN YÜCEL

Dienstag, 7. März 2006

Gidemem

Bazen daha fazladır her şey
Bir eşikten atlar insan
Yüzüne bakmak istemez yaşamın
O kadar azalmıştır anlam

O zaman hemen git radyoyu aç bir şarkı tut
Ya bir kitap oku mutlaka iyi geliyor
Ya da balkona çık bağır bağırabildiğin kadar
Zehir dışarı akmadan yürek yıkanmıyor

Ama fazla da üzülme hayat bitiyor bir gün
Ayrılıktan kaçılmıyor
Hem çok zor hem de çok kısa bir macera ömür
Ömür imtihanla geçiyor

Ben bu yüzden hiç kimseden gidemem gitmem
Unutamam acı tatlı ne varsa hazinemdir
Acının insana kattığı değeri bilirim küsemem
Acıdan geçmeyen şarkılar biraz eksiktir

Bir şiirden bir sözden
Bir melodiden bir filmden
Geçirip güzelleştirmeden can dayanmıyor
Yıldızların o ışıklı fırçası azıcık değmeden
Bu şahane hüzün tablosu tamamlanmıyor

Ama fazla da üzülme hayat bitiyor bir gün
Ayrılıktan kaçılmıyor
Hem çok zor hem de çok kısa bir macera ömür
Ömür imtihanla geçiyor

Ben bu yüzden hiç kimseden gidemem gitmem
Unutamam acı tatlı ne varsa hazinemdir
Acının insana kattığı değeri bilirim küsemem
Acıdan geçmeyen şarkılar biraz eksiktir

Söz-Müzik: Sezen Aksu

GELDİGİMDE

Geldiğimde notun duruyordu masanın üzerinde
Sekizde yatmıştın
Saatime baktım sekizi beş geçiyor
O gün anladım bu ilişkinin yazgısını
Takvim tutmazlığı
Aramızda düşman gibi duran zamanı
O gün anladım Senin bana erken
Benim sana geç kaldığımı

Murathan MUNGAN

Mittwoch, 22. Februar 2006

Anamı alır giderim!

Artık yanında duramam
Anamı alır giderim
Hesabım kalsın mahşere
Anamı alır giderim

Lan deme bana yerinden
Arıza çıkarmam derinden
Korumaların üzerinden
Su gibi akar giderim

Artık sürersin bir sefa
Harcadın beni ne ala
Artistlik yapmam bu defa
Dişimi sıkar giderim

Bozar mı sandın fırçalar?
Belaya atlar giderim
El kol hareketi çekmeden
Anamı alır giderim

Kaybetsem bile bütün ürünü
Tarlayı sürer giderim
Sinsice olmaz gidişim
Sloganı patlatır giderim

Ezdirmem sana kendimi
Gövdemi yakar giderim
Beddua etmem üzülme
Anamı alır giderim

Mahsulümden, tarlamdan
Köyümden cayar giderim
Hükümetinden aldığım ne varsa!
Vergimi öder giderim

Konunca sandık önüme
Ne verdik ne aldık der
Kullanır oyumu
Anamı alır giderim

(Haydar Canyurt )

Donnerstag, 26. Januar 2006

Say ki acılar masaldı

"Bir Eyüp sabrıyla bekledim/
Sabahı olmayan gecelerde/
Gül dalları yerine demir çubuklar vardı/
Münzevî-münzevî pencerelerde..."



Eminim artık, adım gibi biliyorum:
Ölmüyor kötüler...
Pencereler gül dalları yerine demir çubuklarla bezendiğinden beridir, ölen sadece iyiler...
Kuşunun ardından gözyaşı döken oyuncu, uykusunda sırtından bıçaklanıyor.
Hayatını solun birliğine adamış bilge, hayalini kurduğu buluşmayı cenazesinde sağlayabiliyor.
"Oğul"larımız, kızlarımız öksüz...
Biz, kötülerle yaşamaya hükümlüyüz.
* * *
Kan püskürtüyor, ocaklar yıkıyor ocak... tabutlar taşıyor, allı yeşilli, vakitli, vakitsiz...
Şiirin, hitabetin, zarafetin ustalarını, bilgelerini gömüyoruz, kuşsuz bir kışın kardan mezarına...
Baharı özlüyoruz.
Ve teselliyi, tiyatrocumuzun ses verdiği son şiirin son mısralarında buluyoruz:
"Öğrenme, istemem/
bir Eyüp sabrı nedir/
torunlarımın torunu.../
Say ki dedelerin bir masal yaşadı/
Say ki acılar masaldı/
Öttür ölümsüzlüğe doğru borunu!"

Can dündar'in Say ki acılar masaldı adli yazisindan

Aziz Nesin
Bam teli
Can Dündar
CUMOK
Enver gökce
Enver Karagöz
Fikri Sönmez
Gülten Akin
Karamizah
Laz Kapital
Melih Pekdemir
Nazım Hikmet
Ofli hoca
Oguz Aral
Oguzhan Muftuoglu
Okuma kösesi
... weitere
Profil
Abmelden
Weblog abonnieren